Spor yazarları Fenerbahçe - Göztepe maçını değerlendirdi!
Fenerbahçe, Trendyol Süper Lig'in 21. haftasında evinde Göztepe ile karşılaştı. Sarı lacivertliler zorlu mücadeleden 3-2'lik galibiyetle ayrılarak 3 puanın sahibi oldu. Fotomaç Gazetesi yazarları da Fenerbahçe - Göztepe maçını çarpıcı ifadelerle yorumladı. İşte ayrıntılar... | Son dakika Fenerbahçe haberleri (FB spor haberi)
Fenerbahçe, rakip forvetlerden çok korkmuş olmalı ki geriye yaslanarak 8 oyuncu ile alan savunmasıyla başladı. Önde Dzeko ve En-Nesyri, 15 dakika orta sahadan ileriye gidemedi. Göztepe savunmada çok doğru pozisyon alarak önde başladı. Rakibin 3'lü stoper madenini bulunca defans arkasına atılan uzun yüksek toplarla Rumulo ve Juan ile gol aradı.
İlk yarıda son yılların en kötü Fenerbahçe'sini seyrettik. Maça başlaması gereken düzene ikinci yarı değişikliklerle dönünce temposuyla futbol aklıyla ve golleriyle bir başka Fenerbahçe seyrettik.
Atilla Karaoğlan'ın gösterdiği göstermediği kartlar verdiği vermediği fauller rahatsız ediciydi. Çok acı ve üzücü ama maalesef hakemlerimiz evrensel kural uygulamalar yerine, maçtan sonra Acun Ilıcalı veya Metin Öztürk ne demeç verirler endişesi, kaygısı, hatta korkusu ile maç yönetiyorlar. Kararlarına, düdüklerine, kartlarına ve beden dillerine bu net yansıyor. Nielsen'in ilk yarıyı kartsız geçmesi kabul edilemez. Szymanski rakibin umut vaat eden atağını kesti, sarı olmalıydı pas geçti.
Göztepe hücumunda 36'da kalkan ofsayt bayrağı hatalıydı. Bilerek oynayan savunmadan gelen toptu. Yüksek topta Heliton'un Dzeko'nun kafasına hareketi net sarı olmalıydı vermedi. Djalma'nın hareketi kaçınılmaz temas değil, kontrolsüz hareket ve sarı kart olmalıydı. Heliton, Dzeko'yu ikinci yarıda da ezmeye dövmeye devam etti ama yine kart görmedi. Karaoğlan sahada uygulaması gereken disiplin cezalarını vermeyince kulübeler gerildi ve bu kez kulübedekilere kartlar havada uçuştu. Bu nasıl bir ürkeklik bu nasıl korku bu nasıl hakemlik?
GÜRCAN BİLGİÇ - MOURINHO VERDİ-ALDI!
Aslında Lyon maçı sinyali vermişti. Defansif dirençte Fransızlara kale göstermemek Mourinho için "ümit verici gelişme" olarak değerlendirilmeseydi, Symanski orta saha merkezdeki yerinde başlardı oyuna. "Acı çekti, fedakarlık yaptı" gibi cümlelerden sonra Kostic kararı gelmeliydi bu maçta."Bir şey yapmamız lazım" dediler. Tekrar dörtlüye döndüler.
Symanski merkeze geldi, Kostic sol beke, Maximin sol öne. Taşlar yerine oturunca baskı da geldi. En Nesryi'nin ilk golüyle birlikte, maç atmosferini buldu. Sonrasında kaleyi tutan iki şut da gol oldu. Göztepe'nin yaktığı ateş, bir anda ters yöne dumanlandı.
Tekrar sahalarına çekildiler, skoru korumaya kalktılar, "korkak oyuna" geri döndüler. Hiç ders almamış gibi önceki maçlardan. Kenardan da üçüncü stoper hamlesi geldiğinde, yüksek oynayan rakibe karşı "savunalım" emri de geldi.Bu "korkak futbol aklından" vazgeçmedikleri sürece, şampiyonluk için gereken sinerjiyi yaratamayacaklar.
Takımının gücünü, futbolcularının kalitesini bu kadar küçümseyen bir teknik ekip görmedim ben. Tam kendilerine göre de Amrabad gibi altı numara bulmuşlar.Ve dip not; yarış sıcak, kazanmak her şey… İkinci yarıdaki 20 dakika uzadığında, her rakibi yenen bir takım ortaya çıkar. Mourinho ve ekibi izin verirse…
EMRE BOL - ZOR MAÇ!
Göztepe ligin en az topla oynayan, en az isabetli pas yapan takımı… Az topla oynamak, az isabetli pas yapmak onların etkisiz bir takım olduğunu düşündürebilir. Lakin ne yapıyorlarsa son derece etkili yapıyorlar. Stoliov top takımında olduğunda sadece etkili oynamalarını istiyor. Etki dediğimiz şey öylesine önemli ki… Boş yere yan pas-geri pas değil; golü getirecek pas futbol oyunun bir hilesi sanki!
Peki deplasmanda dahi kendi oyununu oynayan bir rakibe karşı Mourinho neler yaptı?En- Nesyri gibi yüksek top hakimiyeti mükemmel olan futbolcuyu doğru kullanmalı. 10 orta yaparsın en az 2'sini içeri atar. Böyle bir santrfor transferi yaptıysan sistemi üzerine kuracaksın.
Maximin oyuna girer girmez tribünleri ayağa kaldıracak performans sergiledi. "Aklıbaşında" ve her şeyin ondan beklenmediği bir sistemde iş yapacağını düşünüyorum. Ama tüm ataklar onun üzerinden yapıldığında sorumluluğu taşıyamıyor. Göztepe takımı az ama öz topla oynayan bir ekip. Böylesine ne yaptığını bilen rakibi, alan daraltarak uzun top oynamaya zorlayınca İzmir ekibi ne yaptığını bilemez hale geldi.
İşte bazı oyunculara büyük rakamlar veriyorsun ama taktik disiplini son derece iyi bir şekilde sahaya yansıtabiliyorlar. Fenerbahçe'de ki tek problem Mourinho'nun ilk yarıları çöpe atması gibi görünüyor. Daha üstün oynayarak erken golleri bulması lazım. Geriden gelen değil, önden giden…